97.Gazi Koşusu Nasıl Değerlendirilmeli?
Reşat Köstem
Bir Gazi Koşusu’nu daha geride bıraktık…
Sonuç sürpriz mi? Elbette… Gazi Koşusu’nu, yarış öncesi beş farklı yazıyla irdelemeye çalıştım ama kazanacak tayı tahmin edemedim ve “favorim Urfa Aslanı” diyene de -ben kendi adıma- rastlamadım. İyi koşacağını söyleyip, yarışın şanslı isimleri arasında olacağını söyleyenler vardı. Beni ve benim gibi düşünenleri fersah fersah geçtiler. Onları kutlayıp, haklarını verelim…
Elbette ki ilk söz edilmesi gereken 97. Gazi Koşusu galibi Urfa Aslanı…
Koşunun favorisinin ya da tuttuğumuz atların neden beklentileri karşılayamadıklarını daha sonra konuşuruz. Mehmet Kaya’nın, “o şiveli Türkçesiyle” verdiği yarış sonrası röportajlarını dinleyerek, onun okuryazarlığını tartışanlara bir çift sözüm olacak. 97.Gazi Koşusu’nu kusursuz biçimde “okudu” ve kazanırken de yarış tarihimize yılın notunu “yazdı”… At yarışı konusundaki okuryazarlığının bizlerden çok daha ileri olduğu kesin.
Bu sonucun hepimizi mutlu eden bir yönü, Kaya Ekürisi’nin kazanması ve Remazan Kaya ile Ömer Kaya’yı hepimize bir kez daha anımsatması. Atçılığın “Don Kişot’u” diyebileceğimiz ağabeyleri Remazan Kaya, hayatını bu yola adamıştı… Yarışta geçirdiği kaza ile aramızdan ayrılan kardeşleri Ömer Kaya da keşke ailenin bu mutlu gününde aramızda olsaydılar.
Atçılığı seçen, sektörün çeşitli dallarında çalışan 17 kardeşli, geleneksel güneydoğu ailesinin bir temsilcisi daha Gazi Koşusu kazandı. Böylece 2007 yılında Inspector ile Ömer Kaya, 2010 yılında Mystical Storm ile Selim Kaya’nın Gazi Koşusu birinciliklerine üçüncü kardeş Mehmet Kaya da eklendi. Üç farklı derbinin galibi üç kardeş jokey…
Kazanan tayı, jokeyi, antrenörü ve diğer ilgililerini bir yana bırakarak, yarışın kalitesini beklentilerimizi karşılamadığı için birçok yönüyle eleştirebiliriz. Bunu yapalım ama yiğidin hakkını yiğide vermek şartıyla… Urfa Aslanı ve jokeyi Mehmet Kaya, kusursuz bir ikili oluşturup, içinde soru işareti barındırmayan bir zafer elde ettiler. Birinciliğin bu kadar kolay geleceğini, “inanın” onlar bile tahmin etmemişlerdir…
İlk 1400 metrede koşunun yavaş temposuna hiç kimsenin karşı çıkmaması, startla birlikte üçüncülüğe yerleşen Urfa Aslanı’na önemli bir avantaj oluşturdu. Önündeki iki safkan, Samurai Kajiki ile Wild Danger 22 safkanın katıldığı koşuyu 21 ve 22. sıralarda, bir ara Urfa Aslanı’nın yanına sokulan Dagmar da 19. sırada tamamladı. 2400 metre mesafeli koşunun 2:30.35’lik derecesi de hayli sıradan. Dereceden de önce, koşudaki yavaş tempo dikkati çekti. Bu bir sebep, sonuç ilişkisi… Sebep, olağanüstü yavaş tempo; sonuç, hayli sıradan bir derece… Özellikle ilk 1400 metre, koşuldu mu yoksa hızlı yürüyerek mi geçildi, anlayamadık…
İşin özeti; “topu topu” 1000 metrelik bir yarış izledik diyebiliriz. Koşuyu gereğinden fazla kısalttılar. Kısa mesafeli koşular, kıran kırana ve çok zevkli geçer ama tüm safkanlar start kutusundan çıkıp, yarışa eşit şanslarla başlarlarsa… Bu koşudaki gibi her safkan farklı noktalardan hızlanmaya başlar, rakiplerinin çoğuna metrelerce avans verirse… Arkadakiler, “sadece dökülenleri toplayıp”, kaderlerine razı olurlar…
2023 yılı Gazi Koşusu’nun genelini şöyle değerlendirebiliriz…
6 safkan yarışı koşarak değil, “inanın bana” yürüyerek tamamladılar. Bu görüntü, bırakın G1 düzeyinde bir koşuya, bizim düzeyimizde bir ülkenin yarışçılığına hiç yakışmıyor. Son 300’deki fotoğraf da ayrı bir felaket… Urfa Aslanı rakiplerinden kopmuş birinciliğe koşuyor. Arkasındaki 5 safkan diğer sıraları kapmanın mücadelesinde, geriye kalan 10 tay ise pistin dört bir yanına yayılmış, amaçsız bir biçimde potoya doğru ilerliyorlar. Bizler de bu tabloyu tribünden “öyle” izliyoruz. Hiç kimse kusura bakmasın. Ülkemizdeki hayat pahalılığı nedeniyle “Bu iş yapılmaz artık…” diyen dostlara, bu kareleri gördükten sonra ben de yarışsever olarak bir çift laf edeceğim: “Yapmasak da olur…”
Sözümüz sadece koşunun favorisi Qualizto için değil, “Dur bakalım ne olacak” dercesine bekleyen tüm jokeylere. Sanırım günümüzün en fazla sayıda Gazi Koşusu izleyenlerinden birisi de benim. Amaçsız koşan bu kadar çok tayın start aldığı bir başka Gazi Koşusu daha anımsamıyorum… “Bize verilen taktik böyleydi” demek -bence- çare değil. Koşunun yavaş gitme olasılığı gündemden düşmediği için, her safkan için mutlaka bir “B Planı” olmalıydı.
Bu yıl 3 yaşlı jenerasyonun, sürekli bir birlerini geçebilen safkanlardan oluştuğunu biliyoruz. Kimileri bunu nitelik eksikliği olarak yorumluyor. Biz erken bulduğumuz bu yargıya; “Belki de çok denk taylar, o nedenle baskın bir isim göremiyoruz” diyerek karşı çıkanlardandık. “Şimdi de aynı düşüncede misin?” diye sorarsanız, bir daha düşünmem gerek…
Tüm eleştirilerimiz, Türk yarış ve yetiştiriciliğini temsil eden en önemli koşuyu Urfa Aslanı’nın kazandığı gerçeğini değiştirmez ve Mustafa Kemal Atatürk adına koşulan Gazi Koşusu’nun değerini tartışmaya açmaz…
Cok onemli bir noktaya parmak basmissiniz. Gazi kosusuna katilmak icin katilan cok sayida safkan var. Sadece formayi temsil etsin diye guzelim.safkanlarin yaris hayatlarini mahvediyorlar. Cozum su, Gazi kosusuna katilian at sayisi dusurulmeli. Bu 10 mu olur 12 mi olur ama kesinlikle 15 i gecmemeli.
Çok güzel bir yazı olmuş, teşekkürler. Bu tay jenerasyonu gerçekten zayıf ve birbirine denk. 2 yaşlılıklarında Gaziye en yakın tayın Cosmic Kid olduğunu düşünüyordum taa ki at dubaiye götürülüp heba edilene kadar. Kurtel ekürisinin yaptıklarını tartışmak bize düşmez ama bu seviyede bir atın küçüklükten hırpalanıp seviyesinin düştüğünü görmek gerçekten üzücü. Bunun dışında yarışın gidişatı yönündeki gözleme katılmaktayım. Hiçbir jokeyin B planı olmadığını görmüş olduk. Gücü yetmeyip gelemeyen atlar elbet var ama çoğu yarışı olması gerekenden kötü koştu. Mehmet Kaya 2 sene önce kaybettiği taktiğin aynısıyla çok rahat kazandı(ki o zaman erken yürüdüğünü kabul etmişti). Bu kadar uyuyan jokey içerisinde hakederek kazandı. Ayrıca Urfa Aslanı’na sosyal medyada çok haksızlık yapıldı ama gerçekten iyi bir at. Diğer önde giden atların sonlarda kalması bunu teyit ediyor. Yol haritasina göre bu sene 4 koşu daha koşacak Urfa Aslanı. Bence o yarışlarda da iyi sonuçlar elde edecek. İnsanların daha tabela yapamaz demesini yanlış buluyorum. Elde olan yine aynı atlar, yine aynı jokeyler, pek fark olacağını sanmam ama doğru taktiklerle bu gaziden sonra Grup 1 kazanacak çok at olduğunu da söylemem gerek. Mehmet Kaya ve ailesine tekrardan tebriklerimi sunuyorum.
NATIVE KHAN Fırtınasına,Kurtel in Rengarenk Aygır vs Damızlık stoguna,Baş aygır TOROK a,Kısaca Geçen seneden berıdır,Yukarı
ivmelenen her aygır yada Ekurı KATALOG ları ve Bunların Borazanlıgını yapanlara Urfa Aslanı dur DEDİ.
ben bu seneki gaziden zevk almadımbakalım urfa aslanı bundan sonraki yarışlarındada aynı koşuyu yaparsa alkışlarım? çunkü ayhan kurşun gibi beceriksiz bir jokey ? bana göre
Bu Sene kıymetli jokeylerimiz gibi yarış kayıt müessesesinin kıymetli yetkilileri de uyudu.
Bunun böyle olacağı çok önceden belliydi. Alakasız pist mesafe de kısa vade koşup puan toplayan atları göremediler.
Belki önümüzdeki yıllar için ders olur.
Reşat Bey’ in tesbitlerine katılıyorum. Gazi Koşusunu kazanmak büyük bir onur. Kazanan atın ilgililerini tebrik ediyorum. Ancak konuyu teknik açıdan değerlendirdiğimizde handikap derecesiyle biten sıradan bir yarış koşulduğunu görmezden gelemeyiz.
Teknik açıdan derece kötü olabilir fakat sıradan bir yarış değildi. Yarışı okuyamayıp uyuyan jokeyler yarışı daha son düzlüğe dönülürken kaybetti. Ahmet Çelik olsa farklı bir gazi izleyebilirdik. Bu açıdan bakıldığında hem Ahmet Çelik’in cezası hem diğer jokeylerin hatası ile iyi değerlendiren Mehmet Kaya hanesine büyük bir zafer yazılan bir koşu oldu. Bu gibi gazileri gören genç jokeylere bir ders olması lazım ve sorumluluk almayı öğrenmeliler yoksa işleri çok zor.
Benim takıldığım konu: geride kalan safkanların dağınıklığı. Gaziye hiç yakışmayan performanslardı.
Son gaziyi değerlendiren bu güzel yazı için teşekkür ederim.
Urfa Aslanı gücüyle veya süratiyle kazanmadı, taktikle kazandı.
Selim Kaya’nın taktiği ve Mehmet Kaya’nın da bu taktiğe harfiyen uyması zaferi getirdi.
Taktiğin ne kadar önemli olduğunu bizlere göstermiş oldu.
Peki, bu taktiğe göre Ayhan Kurşun’un uyuması hesapta varmıydı, orasını bilemem ama taktiğin etkisi olduğu kesin.
Atın sprintine güvenip öndeki atı nasıl olsa geçerim hesabı, geç sprinti ve kaybı getirdi.
işte taktik dediğimiz şey bu noktada işe yaradı, rakibin kendisine güvenini sağlayacaksın ve uyutacaksın.
Ayhan Kurşun aynen bu tuzağa düştü.
Umarım Selim Kaya’nın bu taktiğinden ders alıp bir daha aynı hatayı yapmaz.
Ülkemizdeki hayat pahalılığı nedeniyle “Bu iş yapılmaz artık…” diyen dostlara, bu kareleri gördükten sonra ben de yarışsever olarak bir çift laf edeceğim: “Yapmasak da olur…” Yazının can alıcı kısmı…Tebrikler Reşat Bey…
Elinize sağlık üstat. Yazılarınızı okumak büyük bir keyif.
Ön grupta giden atların net şekilde uzuncu olmaması ve yine önde gidebilecek bazı atların dış starttan gelip önde konumlanamaması nedeniyle yavaş tempolu bir koşu izledik. Mehmet Kaya inisiyatif aldı ve yarışı sonuna kadar hak ederek kazandı. Biraz daha bekleseydi Qualizto’ya geçilirdi. 2021 Gazi Koşusu hatırlatılıyor ama ona tam olarak katılmıyorum. Mehmet Kaya, Anadolu Aslanı ile de bu taktiği orada denemişti ama o koşuda ilk 1000 metre, 1.00.35 ile geçilmişti. Arada uçurum var.
Ben eski bir yarışsever olarak,Gazi Koşusunu seyrettim. Detaycı bir kimlik olduğumdandır herhalde. Bir jokeyin startla birlikte ısrarla atının ensesine basıp,kantarmalarına asılıp yarışı geride takip etme isteğini gördüm. Birkaç tekrardan sonra,bu atın 5 starttan çıkan Qualizto olduğunu fark ettim. Kanımca Ayhan Kurşun’un yarışı bu kadar arkalarda takip etme isteği, Qualizto’nun yarışı kaybetmesine sebep oldu. Yarışı bu kadar gerilerde takip etmek yerine,çok rahat çıktığı yarışta,doldurup orta sıralarda yer almış olsaymış,bu yarışı rahatlıkla kazanırmış.
Onur Dilbaz beyfendiyi kutlarım.Mesafesi değil deyip erkek tay denemeyi kazanan atını gazi de koşturmadı.Peki bazı at sahipleri ne yaptı.Kumcu atını veya kısa mesafeli çim yarışlarında başarılı olacak atlarını gaziye yazdırdılar.Bende katılıyorum.Gazi koşuları 15 atı geçmemeli.Bu arada urfa aslanı ve ilgililerini ve jokeyini tebrik ederim.
Yazınızı cok begendigimi ifade edeyim.önemli husulardan birisi gazi koşularinda bir arkadasımizinda degindigi gibi katilim sayisi azaltilmali.kosu kalitesi son derece olumsuz etkileniyor.ikincisi bende bu seneki yaristan hic zevk almadim cogu kimse gibi.galiba atciligimiz geri geri gidiyor.
Tam Reşat köstemlik yorum, eğer ki yarış öncesi gaziyi kazanacak ilk beş at içinde Urfa aslanını göremediyse artık emekli olsun bir zahmet… Ayrıca Gazi de 2:30 luk dereceyi küçümsemeden önce son 20 yılın Gazi derecelerine bir baksın kaç tanesi 2:30 dan daha kötü?
Geçen seneki yarış derecesine bak kafi
Siz ne derseniz deyin, Urfa aslanının tüm yarışlarını seyrettim. Bir yarışsever olarak benim favorim Urfa aslanı idi. Nitekim diğer arkadaşlarım buna şahittir, gaziyi alacağını üzerine basa basa söyledim. Nedenine gelince bu at gerçek bir uzun mesafe atı. Güçlü, ve istikrarlı. Aynı mesafe yada daha uzun bir mesafede yine rakiplerini geçer.
Yarışı Urfa Aslanı kazandı tebrikler lakin gerek geç çıkma gerek trafiğe takılma gerekse son muazzam siprinti ile bir daha 3 yaşlı İngiliz atlar grubununda geçilemeyeceğini düşündüğüm Qualitzo çıktı ortaya inanılmaz bir siprinti arkada o kadar yıpranmışlığa rağmen. Çok eleştirilen Ayhan elinden geleni yaptı atın geç çıkması ve trafikte bu yüzden kalması Ayhan ın hatası değildi, ayrıca kendine rakip gördüğü atlara göre koşma talimatı aldıysa o ne yapsın erken yürüse arakdan gelen takibine gecilse aynı şeyi yazacaktilar hata yaptı erken yürüdü 🙂 eküri koşmak ne demek bunu bir türlü anlamayan antrenör ve at sahipleri için iyi bir yarış oldu . Ya eküri koşup boşuna para yatırma yada fedai atin hakkını vererek kaçarak koşsun. Örnek: Akdeniz derbisi hayalet kız , long runner yarışı izleyin. Derecesi iyi olmayan yarışlar hiç keyif vermiyor atların ileri gitmesinide engelliyor bu dereceler ile uluslararası yarışlarda nal topluyoruz buna çalışmasi antrenörler …
Urfa aslanını kaya ekibini tebrik ederim özelikle Mehmet kayaya ayrı bir parantez açmak gerekir resmen uyuttu rakiplerini uyandıklarında yarış bitmişti öyle benim atım zaten iyi sürmesemde geçer bunları demek olmuyormuş herkese gösterdi ayrıca bir şeye deyinmek istiyorum gazi koşusu neden bir kaç yarışa bölünüp elemeli sistemde koşulmuyor çok büyük yarış kalabalık oluyor atlar gerçek performansını sergiliyemiyor
Yarışın hızlı gideceğini düşünüp en arka beklemek istediler..baktılar yarış çok yavaş öne gelmeye çalıştılar..çok kalabalık olunca aralarda sıkıştı kaldı qualizto..uzun mesafe yarışlarda yavaş tempoda 600 m kala kaçarsan bitirirsin..Urfa aslanı bunu yaptı kazandı…qualtzo Sait akson daki gibi kossa rahat kazanırdı..kismetleri değilmiş ..fazla kafa yormuslar gazı taktığı için..geçmiş olsun qualtzo bunları herzaman geçer..
97. Gazi koşusu nasıl değerlendirmeli başlığı altında koskocaman bir saçma yazı okudum şuan hiç bir matematiksel izahı olmayan ve teknik analizi olmayan bir yazı üstelik bu iş yapılmaz konusuna değinmiş bide bu işleri yapanlar sizden mi öğrenecek Allah aşkına boş boş konuşmayın , hala daha öğrenemediniz gaziyi kazanacak olan atın dereceye değilde rakibe göre koştuğu gerçeğini …
Poyri diye bir seri kaçak bir tay vardı. Yarış içerisinde adını duyan oldumu. Ne Samurai kajiki nede U.aslani poyrinin temposuna girebilirmiydi. Bu tempo önde rahat giden atlara yaradı. Ayhan Kurşun Qulizto gibi bir safkan ile gaziyi kazanamıyor sa önce kendini sorgulamazsa olmaz. Yazık oldu 97.Gazi maalesef pek içimize sinmedi.
Hicbir basari tesaduf degildir. Kayalari hepimiz cok sık at kosuyorlar diye elestirdik. Ama Urfa Aslani ozelinde de nasil akilli at kosulur hepimiz alkislayalim. Safkan bahar sezonundan beri sadece 4 yaris kosmus hepsi de 2100 metre yani kisa mesafe ETD, Cihangir, Preveze, Orhan Meker kosturulup stili bozdurulmamis direk Gaziyi hedef yapmis. Hatirlarsaniz Kingsman diye bir tay vardi, CTV ile gazinin favorisi idi. Triple Crown yapma hevesi ile ETD kosturulup guzelim safkan ezdirilmisti. Bu nedenle Kayalara kocaman bir alkis
Kusura bakmayın ama ülkede atçılık sadece bahisler ve altılı için koşuluyor. Tutturmuşlar bir at ata göre koşar muhabbeti. Kimse dereceye göre, yurt dışı enternasyonel atlara göre hazırlık yapmıyor, bizde herkes öğrenmiş 3-5 şey, o babasından bu dedesinden, el yordamı ile yapılıyor. Elin 3. sınıf atı gelip en iyi şampiyonlarımızı (!) tokatlıyor, araya köy kuracak mesafede yarış kazanıyor. Gazi’nin rekoru kırılamıyor yıllardır. At ata göre koşar dersek 50 yıl daha dereceler kırılamaz. Bu arada atlamayalım Urfa Aslanı ok iyi koştu ama Gazi’de net Ayhan hatalı, arkada uyudu, at sahibi yerinde olsam değil atıma, bisikletime bile bindirmem Ayhan’ı.
ben kaya ailesi kafkaslıyı sık koşmalarından beri sıcak bakmıyorum ama bu camia için çok bedel ödediler kutluyorum tebrik ederim
Kaya ekurisi gaziyide kazandığına göre tamamen İstanbul yarışlarınada hakim olmuşlardır olayın özeti bu ya değilse Urfa Aslanı Gazi koşusunu değil KV yarışı zor kazanır